Başlangıcından bugüne yüksek öğrenimin tüm dünyadaki temel fonksiyonu değişim ve şartlar neticesinde sürekli genişlik ve derinlik kazanarak, yeni hal ve ihtiyaçların belirlediği modellemelerle sürdürülmüş olup; Plato’dan 1960’lı yıllara kadar ‘enformatik’ çerçevede devam eden gelişmeler, 1970’li yıllardan günümüze sorgulama biçimi, yeni bir soru etrafında, hangi kimliği ile var olduğu endişesiyle ‘ontolojik’ bir sürece evrilerek yapı ve anlamın da ,bu minval üzere, taammüden, zihinsel karmaşa ve karşı oyun prensibine göre, görünür kılınmasına sebep olması, dolayısıyla, entelektüel reaksiyon ve kuruculuğun da, mühendislikten sosyal alanlara ‘hız ve hafiflik’ niteliğiyle yeni bir form ve dil kazanması ve böylece üniversitelerin ‘yeni dokunuş’ lar hayal ve icralarına sebep oluş hakikati, Ankara Bilim Üniversitesi’nin üç fakülte içerisinde mevcut on bölümündeki ana sürükleyici ve teşekkül ettirici güç olduğu gerçeği, ‘sürdürülebilir düşünce’ pratiğinin ‘reimagine the world’ ana fikri etrafında somutlaşmış bir kompozisyonudur. Bu cümleden olmak üzere; Ankara Bilim Üniversitesi eğitim ve öğretimin ana belirleyici göstergeleri ile belirginlik kazanan yapılanışını kendi özel profili ile bütünleştirerek sunmayı; küresel yüksek öğrenim panoraması içerisinde ayrıcalıklı olmayı, modellemeler, araç ve amaçlar itibariyle ‘yenilik’in amansız icracısı olmayı kararlı bir biçimde sürdürecektir. Özetle ve akılda kalacak biçimde bütün bunlar:
şeklinde sıralanabilir.
Söylemiştik, ‘biz’ kendi kodlarının yeniden hayal edilmesi üzerine var edilecekle meşgulüz… Gelin kolay kılalım:
‘Biz’ üniversiteyiz, diye sizden farklı düşünecek değiliz!
PROF. DR. YAVUZ DEMİR
ANKARA BİLİM ÜNİVERSİTESİ REKTÖRÜ